Allah (c.c.) her şeyi yoktan var eden mutlak hüküm vegüç sahibidir. Kainatta yaratılan hersey zıddı ile kaim iken O (c.c) eşsiz ve benzersiz oluşu ile tektir. Adem'e (a.s.) ruh veren ve onu yaratan, ondan da tüm insanlığı yaratan merhameti ile kendinden haberdar edendir. O'nun (c.c.) hiçbir işte ortağı yoktur, muhtaç değildir, yerler ile göklerin sahibi, alemi harikulade bir düzen ve nizam içinde yürüten eşsiz kudret sahibidir.
Muhakkak ki her insana düşen ilk vazife, kendini yaratanı bilmek onu tanımak, ona iman ederek kulluk vazifesini yerine getirmektir. Ehli sünnet akidesinin imamlarindan İmam-ı Eşari (rah) Allah’u teâlânın sıfatlarını bilmeyen mü'min olamaz buyurmuşlardır. Bu maksatla Rabbini tanımak her müslümanın bilmesi gereken zaruri, temel bilgilerin başında gelmelidir.
"Allah’u teâlâ göklerin, yerin ve bu ikisi arasındaki her şeyin Rabbidir. O hâlde sadece O'na kulluk et ve O'na kullukta sabır ve sebât göster. Hiç O'nun adıyla anılan (O'na denk ve benzer) birini biliyor musun?!" (Meryem, 65)
Allah (c.c.) her şeyi yoktan var eden mutlak hüküm vegüç sahibidir. Kainatta yaratılan hersey zıddı ile kaim iken O (c.c) eşsiz ve benzersiz oluşu ile tektir. Adem'e (a.s.) ruh veren ve onu yaratan, ondan da tüm insanlığı yaratan merhameti ile kendinden haberdar edendir. O'nun (c.c.) hiçbir işte ortağı yoktur, muhtaç değildir, yerler ile göklerin sahibi, alemi harikulade bir düzen ve nizam içinde yürüten eşsiz kudret sahibidir.
Muhakkak ki her insana düşen ilk vazife, kendini yaratanı bilmek onu tanımak, ona iman ederek kulluk vazifesini yerine getirmektir. Ehli sünnet akidesinin imamlarindan İmam-ı Eşari (rah) Allah’u teâlânın sıfatlarını bilmeyen mü'min olamaz buyurmuşlardır. Bu maksatla Rabbini tanımak her müslümanın bilmesi gereken zaruri, temel bilgilerin başında gelmelidir.
"Allah’u teâlâ göklerin, yerin ve bu ikisi arasındaki her şeyin Rabbidir. O hâlde sadece O'na kulluk et ve O'na kullukta sabır ve sebât göster. Hiç O'nun adıyla anılan (O'na denk ve benzer) birini biliyor musun?!" (Meryem, 65)