Tarihin her döneminde ulusların birbirlerine bakış açıları genellikle sorunlu olmuştur. Bir ulus bir diğerini değerlendirirken çoğu kez ona önyargıyla yaklaşmıştır. Biz de bu araştırmamızda, erken modern dönem İngilteresi'nde Türklere dönük olumlu ve olumsuz algıları karşılıklı yazılan mektuplar, kilise hutbe ve duaları, sokak balatları ve tiyatro eserleri bağlamında detaylı bir şekilde inceledik. Metnimizde, Türk-İngiliz resmi yazışmalarında görülen Türklere dönük olumlu imajın İngiliz edebi metinlerine, popüler kültürüne ve İngiliz halkının bütününe tam anlamıyla yayılmadığı gerçeğini öne sürdük. Bunun yanı sıra Türklere yönelik “zalim”, “kâfir”, “putperest”, “şeytan”, “kana susamış” ve “hilekâr” şeklindeki olumsuz tanımlamaların erken modern dönem İngiliz toplumunda yaygın olarak kullanıldığına vurgu yaptık.
Tarihin her döneminde ulusların birbirlerine bakış açıları genellikle sorunlu olmuştur. Bir ulus bir diğerini değerlendirirken çoğu kez ona önyargıyla yaklaşmıştır. Biz de bu araştırmamızda, erken modern dönem İngilteresi'nde Türklere dönük olumlu ve olumsuz algıları karşılıklı yazılan mektuplar, kilise hutbe ve duaları, sokak balatları ve tiyatro eserleri bağlamında detaylı bir şekilde inceledik. Metnimizde, Türk-İngiliz resmi yazışmalarında görülen Türklere dönük olumlu imajın İngiliz edebi metinlerine, popüler kültürüne ve İngiliz halkının bütününe tam anlamıyla yayılmadığı gerçeğini öne sürdük. Bunun yanı sıra Türklere yönelik “zalim”, “kâfir”, “putperest”, “şeytan”, “kana susamış” ve “hilekâr” şeklindeki olumsuz tanımlamaların erken modern dönem İngiliz toplumunda yaygın olarak kullanıldığına vurgu yaptık.