Yunan Hikayelerinde Kadın ve Ulusçu Kimliğin Üretimi

Stok Kodu:
9786254448195
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
360
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%17 indirimli
200,00TL
166,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 20,29TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9786254448195
931590
Yunan Hikayelerinde Kadın ve Ulusçu Kimliğin Üretimi
Yunan Hikayelerinde Kadın ve Ulusçu Kimliğin Üretimi
166.00

Bu çalışmada ulusçu kimliği ve onun ayrılmaz bir parçası olan “öteki” imajını inceledik. Ötekileştirme, yani bir “öteki” yaratma kimlik üretiminin ayrılmaz bir parçasıdır. Ulusçu bireyin icadı sırasında zamansal “devamlılık” ve mekânsal bütünlük (irredentist siyasetler) gibi kaygıların yanında iki tür “öteki” yaratma stratejisinin olduğu gözlemlenir.

Bu “ötekiler”den ilki, Osmanlı/Türk erkeği ve bu erkeğin yönetimindeki kadın (“öteki”nin kadını); ikincisi ise yerli yabancı tüm kadınlardır. Burada tek bir istisna söz konusudur: Erkek tarafından üretilen “ideal”, yerli/ulusçu kadın. Avrupa egemen cinsiyetçi söylemine uygun bir şekilde icat edilen bu kadın, erkeğe itaatkârlık, sesini çıkarmama, ev içi alanda etkin olma ve vatana hayırlı erkek bireyler yetiştirmek gibi özellikleri ile öne çıkar.

“‘Yunan’ sözcüğü önce Persler’in ve sonra Araplar’ın ve genel olarak İslam dünyasının Antik Yunanlılar’a ve sonra Çağdaş Yunanlılara verdikleri isimdi. Yunanlılar ‘İyonya’ sözcüğünden türetilmiş olan ‘Yunan’ sözcüğünü tarih içinde (hiç olmazsa geniş bir halk topluluğunu kapsayacak biçimde) hiç kullanmamışlardır. Eski Yunanlılar kendilerine ‘Hellen’ derlerdi ve ortak bir dil ve ortak tanrılar paylaşan bir topluluk bilinci taşırlardı.” Herkül Millas

Bu çalışmada ulusçu kimliği ve onun ayrılmaz bir parçası olan “öteki” imajını inceledik. Ötekileştirme, yani bir “öteki” yaratma kimlik üretiminin ayrılmaz bir parçasıdır. Ulusçu bireyin icadı sırasında zamansal “devamlılık” ve mekânsal bütünlük (irredentist siyasetler) gibi kaygıların yanında iki tür “öteki” yaratma stratejisinin olduğu gözlemlenir.

Bu “ötekiler”den ilki, Osmanlı/Türk erkeği ve bu erkeğin yönetimindeki kadın (“öteki”nin kadını); ikincisi ise yerli yabancı tüm kadınlardır. Burada tek bir istisna söz konusudur: Erkek tarafından üretilen “ideal”, yerli/ulusçu kadın. Avrupa egemen cinsiyetçi söylemine uygun bir şekilde icat edilen bu kadın, erkeğe itaatkârlık, sesini çıkarmama, ev içi alanda etkin olma ve vatana hayırlı erkek bireyler yetiştirmek gibi özellikleri ile öne çıkar.

“‘Yunan’ sözcüğü önce Persler’in ve sonra Araplar’ın ve genel olarak İslam dünyasının Antik Yunanlılar’a ve sonra Çağdaş Yunanlılara verdikleri isimdi. Yunanlılar ‘İyonya’ sözcüğünden türetilmiş olan ‘Yunan’ sözcüğünü tarih içinde (hiç olmazsa geniş bir halk topluluğunu kapsayacak biçimde) hiç kullanmamışlardır. Eski Yunanlılar kendilerine ‘Hellen’ derlerdi ve ortak bir dil ve ortak tanrılar paylaşan bir topluluk bilinci taşırlardı.” Herkül Millas

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat