Thoreau’nun Yürüyüş’teki amacı Doğa’yı, yabanı savunmaktır. Onu savunmak çağımızda ister istemez uygarlığa yönelik bir eleştiri olacaktı.
Yaban, bir bütün olarak yaşamak ya da çoğalmak için uygarlığa gerek duymayan anlamına gelir, bu bağlamda evcil olandan farklıdır, özgürdür. Beri yandan bir uygarlık her zaman yabana gerek duyar. Orada ne geleneklerin, ne törelerin, ne yasaların, ne ekonomik koşulların ne de insanı kendi kuluna dönüştüren uygarlığın dayattığı sayısız başka zorunluluk vardır. Doğada yürüyüş, uygarlığa göbek bağı ile bağlı bireyler için bir özgürleşme olanağı yaratır. Thoreau doğaya kutsallık yükler, böylece de yürüyüşü bize kutsala ulaşma çabası olarak sunar.
Thoreau’nun Yürüyüş’teki amacı Doğa’yı, yabanı savunmaktır. Onu savunmak çağımızda ister istemez uygarlığa yönelik bir eleştiri olacaktı.
Yaban, bir bütün olarak yaşamak ya da çoğalmak için uygarlığa gerek duymayan anlamına gelir, bu bağlamda evcil olandan farklıdır, özgürdür. Beri yandan bir uygarlık her zaman yabana gerek duyar. Orada ne geleneklerin, ne törelerin, ne yasaların, ne ekonomik koşulların ne de insanı kendi kuluna dönüştüren uygarlığın dayattığı sayısız başka zorunluluk vardır. Doğada yürüyüş, uygarlığa göbek bağı ile bağlı bireyler için bir özgürleşme olanağı yaratır. Thoreau doğaya kutsallık yükler, böylece de yürüyüşü bize kutsala ulaşma çabası olarak sunar.