İnci gibi kaynağımdan ırağım güneş gibi doğduğum yerden uzağım
Dukaginzade Taşlıcalı Yahya Bey, Kanuni Sultan Süleyman devrinde yaşamış ve hem asker hem de şair olması nedeniyle “sahib-i seyf ü kalem”, yani “kılıç ve kalem sahibi” olarak anılmış nadir şairlerimizdendir. Taşlıcalı’nın en ünlü eseri Yusuf ile Züleyha ise Şeyh Gâlib’in Hüsn ü Aşk’ı, Fuzulî’nin Leyla ve Mecnun’u ile birlikte anılabilecek kadar güçlü bir mesnevi kabul edilir. Yusuf ile Züleyha’nın bu baskısı, ünlü mesneviyi bir roman gibi okuma fırsatı veriyor herkese. Nazımdan nesre ve günümüz Türkçesine aktarılan beyitler sayesinde, geçmişten, bütün tazeliğiyle gelen bir eser, bugünün okuruyla yeniden buluşuyor.
İnci gibi kaynağımdan ırağım güneş gibi doğduğum yerden uzağım
Dukaginzade Taşlıcalı Yahya Bey, Kanuni Sultan Süleyman devrinde yaşamış ve hem asker hem de şair olması nedeniyle “sahib-i seyf ü kalem”, yani “kılıç ve kalem sahibi” olarak anılmış nadir şairlerimizdendir. Taşlıcalı’nın en ünlü eseri Yusuf ile Züleyha ise Şeyh Gâlib’in Hüsn ü Aşk’ı, Fuzulî’nin Leyla ve Mecnun’u ile birlikte anılabilecek kadar güçlü bir mesnevi kabul edilir. Yusuf ile Züleyha’nın bu baskısı, ünlü mesneviyi bir roman gibi okuma fırsatı veriyor herkese. Nazımdan nesre ve günümüz Türkçesine aktarılan beyitler sayesinde, geçmişten, bütün tazeliğiyle gelen bir eser, bugünün okuruyla yeniden buluşuyor.