Alafranga ve Alaturka... Tanzimat'tan bu yana biri bize diğeri Batı'ya ait iki farklı dünyayı tanımlayan iki kelime. Batılılaşma serüvenimizi belki en iyi tanımlayan bu kelimeler üzerinden çok sey yazıldı ve söylendi. Elinizde tuttuğunuz bu eser, İstanbul'un Suriçi denilen bölgenin adı olduğu zamanlarda başka bir kültür ve yaşam şeklinin yaşandığı ve Batılılaşmanın ilk etkilerini gösterdiği Beyoğlu ile kıyaslandığı ilk tiyatro eserlerinden biridir. Genç Osmanlılar Cemiyetinin ve Tiyatro Komitesinin kurucularından olan Yusufpaşazade / Menapirzade Mustafa Nuri Bey'in kaleme aldığı Zamane Şıkları ve Biçare adlı tiyatro eserleriyle okuyucular 19. yüzyıl aydınının gözüyle dönemin konak ve sokak hayatı, kadın-erkek ilişkileri, gazino ve balo salonları, beyler, hanımlar / madamlar, esir kadınlarının resmi geçidi içinde değişen eğlence biçimlerini yani kültürel çalkantıları ve farklı yasam biçimlerinin birbirlerine yönelik eleştiri ve konumlarına şahit olacak ve hâlâ çözemediğimiz su soruya yeniden yanıt arayacağız: Biz Batılılaşmanın neresindeyiz?
Alafranga ve Alaturka... Tanzimat'tan bu yana biri bize diğeri Batı'ya ait iki farklı dünyayı tanımlayan iki kelime. Batılılaşma serüvenimizi belki en iyi tanımlayan bu kelimeler üzerinden çok sey yazıldı ve söylendi. Elinizde tuttuğunuz bu eser, İstanbul'un Suriçi denilen bölgenin adı olduğu zamanlarda başka bir kültür ve yaşam şeklinin yaşandığı ve Batılılaşmanın ilk etkilerini gösterdiği Beyoğlu ile kıyaslandığı ilk tiyatro eserlerinden biridir. Genç Osmanlılar Cemiyetinin ve Tiyatro Komitesinin kurucularından olan Yusufpaşazade / Menapirzade Mustafa Nuri Bey'in kaleme aldığı Zamane Şıkları ve Biçare adlı tiyatro eserleriyle okuyucular 19. yüzyıl aydınının gözüyle dönemin konak ve sokak hayatı, kadın-erkek ilişkileri, gazino ve balo salonları, beyler, hanımlar / madamlar, esir kadınlarının resmi geçidi içinde değişen eğlence biçimlerini yani kültürel çalkantıları ve farklı yasam biçimlerinin birbirlerine yönelik eleştiri ve konumlarına şahit olacak ve hâlâ çözemediğimiz su soruya yeniden yanıt arayacağız: Biz Batılılaşmanın neresindeyiz?