Her dil de olduğu gibi Zazaca'nın da (Dımıli) kendine özgü kuralları ve grameri vardır. Ama ne yazıkki bu dilde eser verme oranı çok az olduğundan grameri ve kuralları çok iyi kullandığız kanısında değiliz. Ve dil uzmanı olmadığımızdan dolayı da takdir edersiniz ki yanlışlarımız olacaktır.
Bu Halk hikayelerini yazarken tek bir şeyi göz önüne aldık: basit bir dille olayları aktarabilmek. Ve yazıyı da öyle yaptık.
Bu hikayeleri, Diyarbakır'ın Piran (Dicle) kazasının Qelbin (Bozoba) köylülerinin deyişiyle yazmaya çalıştık. Bilindiği gibi, söz konusu yörelerde kış mevsiminde geceler çok uzun olur. İşte böylesi gecelerde, köy halkının yaptığı işlerden biri de odun sobasının etrafında toplanıp birbirine hikaye anlatmaktır. Hikayeleri anlatanlar genellikle yaşlılar ve dinleyenler ise çocuklardır.
Bu hikayeleri yazmamızdaki amaç, kuşkusuz var olan kültürümüze katkıda bulunmak ve genç nesilleri bu tür ürünler vermeye teşvik etmektir.
Her dil de olduğu gibi Zazaca'nın da (Dımıli) kendine özgü kuralları ve grameri vardır. Ama ne yazıkki bu dilde eser verme oranı çok az olduğundan grameri ve kuralları çok iyi kullandığız kanısında değiliz. Ve dil uzmanı olmadığımızdan dolayı da takdir edersiniz ki yanlışlarımız olacaktır.
Bu Halk hikayelerini yazarken tek bir şeyi göz önüne aldık: basit bir dille olayları aktarabilmek. Ve yazıyı da öyle yaptık.
Bu hikayeleri, Diyarbakır'ın Piran (Dicle) kazasının Qelbin (Bozoba) köylülerinin deyişiyle yazmaya çalıştık. Bilindiği gibi, söz konusu yörelerde kış mevsiminde geceler çok uzun olur. İşte böylesi gecelerde, köy halkının yaptığı işlerden biri de odun sobasının etrafında toplanıp birbirine hikaye anlatmaktır. Hikayeleri anlatanlar genellikle yaşlılar ve dinleyenler ise çocuklardır.
Bu hikayeleri yazmamızdaki amaç, kuşkusuz var olan kültürümüze katkıda bulunmak ve genç nesilleri bu tür ürünler vermeye teşvik etmektir.