Anglo-Amerikan dünyada son 70 yıla damgasını vuran zihin felsefesi, özellikle 90’lı yıllardan bu yana hızla artan popülaritesiyle, bugün, yalnızca psikoloji ve felsefe bölümlerinde değil, zihni ve bilinci anlama isteğindeki tüm okurlar için ilgi odağı haline gelmiştir. Özellikle yapay zeka ve bilişsel bilimlerle olan yakın ilişkisi, zihin felsefesinin önemini artırarak ‘bilimle kol kola felsefe tezinin de güzide bir örneği olmasına neden olmuştur.
Elinizdeki kitap, Descartes’tan Ryle’a, Husserl’den Merleau Ponty’e zihin felsefesinin çağdaş serüvenini hem analitik hem de fenomenolojik kökleriyle birlikte sunmaya gayret ediyor.
Anglo-Amerikan dünyada son 70 yıla damgasını vuran zihin felsefesi, özellikle 90’lı yıllardan bu yana hızla artan popülaritesiyle, bugün, yalnızca psikoloji ve felsefe bölümlerinde değil, zihni ve bilinci anlama isteğindeki tüm okurlar için ilgi odağı haline gelmiştir. Özellikle yapay zeka ve bilişsel bilimlerle olan yakın ilişkisi, zihin felsefesinin önemini artırarak ‘bilimle kol kola felsefe tezinin de güzide bir örneği olmasına neden olmuştur.
Elinizdeki kitap, Descartes’tan Ryle’a, Husserl’den Merleau Ponty’e zihin felsefesinin çağdaş serüvenini hem analitik hem de fenomenolojik kökleriyle birlikte sunmaya gayret ediyor.